GÜZEŞTE

“Güzeşte” kelime anlamıyla zaman bakımından geride kalan, geçmiş demektir. Şu an yazdığım her bir satır o anın içinde kaybolup güzeşte olacaktır elbet. Yani geçmişte kalacaktır. Fakat geçmiş olması bitmiş olduğu anlamına mı gelir?  Ya da her biten şey geçmişte mi kalır? Bazen geçmişi bugüne getirmek istemez miyiz?

Hayat birkaç güzel anı biriktirmek için geldiğimiz, çabalayıp durduğumuz sonunda ise veda ettiğimiz bir yol. Zaman zaman kendi çizdiğimiz zaman zamansa bize çizilen yolları yürümek zorunda kaldığımız çıkmazlar…

Hayat boyunca hepimizin uğradığı, uğrayacağı duraklar vardır. Hayatımızı değiştirecek duraklar. Bazen de bazıları için yanından bile geçmeye bile korktuğu, cesaret edemediği duraklar. Bu yolların birinden diğerine giderken kimi zaman yoldaş olur bazı insanlar. Yol istediği kadar yorucu olsun, istediği kadar uzun olsun. Yoldaş güzel der katlanırız. Ama bazen insanlar, o hayat yolunu sadece anlık çekilebilir hale getirir. Sonrasını düşünmez. Görevleri seni diğer durağa kadar götürebilmektir sadece. Sonuna kadar seninle olmaz. Sen ilerlerken, başlangıç noktandan uzaklaşırken o ise, ineceği yeri bilen vakti geldiğinde de giden biri olur. O insan geçmişte kalır, geçmişinde kalır. Ama asla bitmez. Çünkü o, o birkaç güzel anıdan biri olmuştur. Güzeşte, aslında kimine göre devam eden bir geçmiştir.

Bir şey için bitti demek onun gerçekten sonunun geldiğini söylemek değildir. Yeni bir başlangıcı selamlamak ve tüm o bitikliği yeniden yeşertmek demektir. Yeniden başlayan hiçbir şey bitmez. Görünmeyen her şeyin fazlasıyla anlamı vardır. O tohumun ne zaman ve nerede yeşereceğini de zaman gösterecektir.

Okumaya zaman ayırdığınız için teşekkürler…

 

Benzer içerikler için instagram sayfamızı ziyaret etmeyi unutmayın!

 

Diğer yazılarımız için sayfamızı ziyaret edebilirsiniz:  https://www.insancaakademi.com/