ÇOCUKLARA ÖLÜM KAVRAMI NASIL ANLATILIR?

 

 “Anne dedem nereye gitti?”

  • “Allah’ın sevgili kuluydu, Allah onu o kadar çok sevdi ki yanına aldı.”
  • “Deden çoooook uzaklara gitti, gittiği yerde çok mutlu çok huzurlu hiç endişelenme.
  • “Deden çok uzun ama huzurlu bir uykuya daldı sen onu hiç merak etme.”

Diyoruz çocuklarımıza. “Ölüm” kavramı çocuklara anlatmakta zorlandığımız en zor konulardan biridir. Yaşamın kaçınılmazı olduğu için gün geliyor çocuklarımız bu kavramla yüzleşiyorlar. Peki ölüm kavramını nasıl açıklayacağız?

Bir yakınımızı kaybettiğimizde bu durumu çocuğumuza nasıl açıklamalıyız?

Bir yakınımız öldüğünde ve çocuğumuz “Anne dedem nereye gitti?” sorusunu yönelttiğinde aslında çocuğumuza söyleyeceğimiz cümle oldukça basittir: “Deden öldü”. Bunu söylemek bize ürkütücü gelebiliyor ancak çocuklara bu kelime ürkütücü gelmez çünkü onlar için bu; sadece bir kelimedir, daha önce bir yakınlarını kaybetmemişlerdir. Yani bizim gibi değillerdir. Ölümden sonraki acının, üzüntünün geri dönüşü olmayan yolun farkında değillerdir. Ölüme, anlamları, yaşantılarımız çerçevesinde bizler yükleriz.  Fakat çocuklarımız henüz ölüm kavramına bir anlam yüklememişlerdir ve onlar için “ölüm” sadece bir kelimedir. O yüzden bir yakınımızı kaybettiğimizde ve çocuğumuz “Dedeme ne oldu?” diye sorduğunda “Deden öldü yavrum” demek aslında en doğru cümle olacaktır.

NE DEMEYELİM, NEDEN?

  • “Allah onu çok sevdi yanına aldı” dediğimizde “Ben Allah’ı sevmiyorum, beni dedemden ayırdı” diyebilir. Ya da “Allah beni sevmiyor mu? Beni neden yanına almıyor? Allah’ım beni de yanına al, ben de dedemi göreyim” diye düşünebilir.
  • “Yavrum deden çok uzaklara gitti” dediğimiz de “Gelirken bana çikolata getirsin.” “Ne zaman gelecek?”, “Neden uzaklara gitti? Artık beni sevmiyor mu?”, “Neden bana telefon etmiyor?”, “Niye ben onu göremiyorum?”,
  • “Neden bizim yanımıza gelmiyor?” gibi sorular sormaya devam edecektir.
  • Pekâlâ, “Deden uzun ama çok huzurlu bir uykuya daldı” dersek bu sefer de çocukta uykuya karşı bir korku olur.  Uykuya direnirler. “Niye uyanmıyor?”, “Hadi artık uyansın, ben onunla parka gitmeyi özledim.” diyebilirler.

Dolayısıyla ölümle karşı karşıya kaldığımızda “Deden öldü ve onu maalesef ki tekrar bu dünyada göremeyeceğiz” demek en doğru cümle olacaktır. Yakın birisini kaybettiğimizde çocukların ağır ağıtlı, yaslı ortamlara girmesi 7 yaşından önce çok da uygun değildir. Bu çocuklarda birtakım korkulara neden olur. Çünkü bu kadar ağlamanın ve yasın ne anlama geldiğini ne olduğunu anlayamayabilirler ve korkabilirler.

Ayrıca 7 yaşından önce eğer mümkünse cenaze töreninde özellikle defin işleminde çocukların olması uygun değildir. Çünkü yine bu duruma anlamlandırmadıklarından dolayı, sevdiği bir kişinin toprak altına gömüldüğünü görmek çocuklar için bir incinmeye neden olur. Ama elbette ki çocuklarımız mezarlıkları görüyorlar, mezarlıkların önünden geçiyorlar, “Bu taşlar ne?” diye sorduğunda “Ölenlerin adı o taşların üstüne yazılıyor ve buraya da doğdukları ve öldükleri tarih yazıyor” diye o açıklama yapabiliriz. 7 yaşından önce çocuklarımıza “Ölenler toprağın altına konuyor oraya gömülüyor” dediğimizde çocuklar bunu trajik bir olay gibi algılarlar ve bir gün kendisi de toprağın altına gireceğini, karanlıkta kalıp nefessiz kalacağını düşünür. Çünkü 7 yaşından önce çocuklar soyut algılayamadıkları için bu durum onlarda korku yaratır.

OYUNLARDA ÖLÜM

Zamanla olgunlaşmanın da etkisiyle aynı zamanda çevresel faktörlerin etkisiyle de çocuklar ölenlerin defnedildiğini yani toprağın altına konulduğunu öğrenirler. Çocuklar ölenlerin toprağın altında gömüldüğünü öğrendikten sonra da bunu ara sıra oyunlarına yansıtabilirler. Mesela “Şimdi ben ölmüşüm, sen de beni gömmüşsün tamam mı?” der. Bu tarz oyunlar, çocukların gerçekle yüzleşme şeklidir çünkü çocuklar gerçek hayatın provasını oyunlarında yaparlar ve oyunlarında tekrar ederek bu durumu kabullenirler ve içselleştirirler. Biz çocuğumuzun bu oyunlarını gördüğümüzde sorgulayıcı bir şekilde değil gözlemci olarak çocuğun gerçek olayı anlamasına imkân sağlayabiliriz.

ÇOCUĞUMUZ BİZİ AĞLARKEN GÖREBİLİR Mİ?

Çok sevdiğimiz birini kaybettiğimizde çocuğumuza bu durumu anlatırken “Deden öldü.” derken gözlerimizden yaşların boşalması çok doğal bir yaşantı ve çocuğumuzun bunu görmesi çok normal. “Ölüm üzüntü veren bir kavrammış”, “Ölenlerin ardından ağlanabilirmiş” duygusu gelişecektir ama önemli olan ağır yas ortamlarından çocuğun uzak tutulmasıdır. Elbette ki çocuğumuzla üzüntümüzü paylaşabiliriz ve bu özel durumlarda bizi ağlarken görmesinde de bir sakınca yoktur.

Çocuklarımıza yaşayabileceğimiz uzun sağlıklı mutlu ömürler diliyorum.

Uzm. Çocuk Gelişimci

Elif Almiray OKUTAN