ah mercimeğim

Yazara Genel Bir Bakış

Ah Mercimeğim kitabı, Mustafa Çiftçi tarafından 2017 yılında yazılmış 6 hikâyeden oluşan bir eserdir. Bozkır ve taşra hayatını bu kısa hikayelere taşımaya çalışan, ki çokça da başarılı olan, Mustafa Çiftçi yalnızca sayfalarla yetinmeyip bunun yanında televizyon dünyasında da sesini duyurmuştur. Üstelik kendisi şimdilerde izleyici tarafından yoğun ilgiyle izlenen Gönül Dağı’nın hikâye yazarıdır. Dizinin ‘Bozkırda bir Anadolu masalı’ sloganı kısacası Çiftçi’nin bütün hikayelerinin tek cümlelik bir özeti gibidir. Özellikle her hikâye gerçekliğiyle göz doldurmakla beraber insanlığın ortak duygularını barındırıyor. Bu sebeple her kesimden insanın kendisine pay çıkarmasına olanak sağlıyor.

Ah Mercimeğim Diyecek Olursak

Zevkli akıcı ve okudukça dinlendiren bir kitap olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Samimi hikayelerin size eşlik ettiği, okurken kimseyi zorlamayacak biçimce yalın anlamca hayat dolu bir kitap. Hikayelerin birinde insanların alışageldiği evliliklerin aksine sevdanın işlendiğine şahit olurken bir başkasında bir ailenin yaşam telaşı bir sonrakinde okumak için can atan bir çocuğun anne babasına öğretmen olma çabasına şahit oluyoruz. Kitabın adını aldığı hikâye bozkıra yabancı bir sevdayı anlatıyor.

Kitap aile içinde tüm ilişkileri işlemiş ancak baba-evlat ilişkileri daha gözle görülür bir şekilde işleniyor. Şiirlerimizde de yer alan bir konudur bu. Kısacası bu dizelerde geçen ‘insanlar’ için örnekler görüyoruz kitapta:

Bu memlekette insanlar belki de en çok baba sancısıyla inliyor,

En çok baba deyince aklımıza gelir çocukluğumuz.

Bu içeriklerin mesajını daha ilk sayfadan hikayelerin adına bakarken anlar gibi oluyoruz. Ah Mercimeğim, Baba Neredesin, Bacanaklar, Bahar Eyyamında Bülbül Sesinde, Köfte Ekmek, Uykucu Duman ve Ben derken kısa bir Anadolu turunu bitirmiş oluyoruz.

Sona Doğru

Art arda bütün Mustafa Çiftçi kitaplarını okumak yerine belirli aralıklar zaman zaman okumak daha güzel olacaktır. Kimi zaman odamızdan çıkmadan bir şeyler keşfetmek istediğimizde bu hikayaler ile Anadolu ailelerinin yaşamlarına eşlik edebiliriz.

Okuyacak olanlara iyi okumalar diliyorum. Hoşça ve sağlıcakla kalalım.

“ …aklıma babam geldi. ‘babamın çocuğu var, okşamaz; hocanın çocuğu yok, bizim başımızı okşar’ dedim. ‘kimi bilemez kimi bulamaz!’ dedi Zakir.”