SANAT ÜZERİNE

Sanat, bir daha hiç yaşayamayacağını bilen insanların yarattığı güzelliktir. Zihnim de bu tanımlamayı yaparken gerçekten ayak uydurduğum tek gerçek, sanatın gerçek doğası ile birlikte var olduğuna inandığım sanatçı figürü. Sanatçı, sanatı yaratan mıdır yoksa sanatla var olmuş kişiye mi sanatçı denir? Bu sorunun cevabı sanatla estetik arasındaki ayrımda belli oluyor gibi hissediyorum.

Sanat Nedir?

Sanat sevilmek zorunda olan bir güzellik midir? Popüler ve değerli olan ya da teknik anlamda kusurlu olan ancak çok beğenilen bir yaratıda sanat olarak değerlendirilebilir mi? Sanatın temel anlamını yaratılan eserin tamamen öznel bir dille ve anlamsız bir anlama çabasıyla bakılmasında buluyorum. Leonardo Da Vinci’nin eserlerini anlama çabası gibi. Sanatı ve sanatçıyı anlama ve anlamlandırma çabasının yersiz olduğunu düşünüyorum. Sanatı gerçek anlamda var eden bazen tamamen anlamsız bir zemin üzerine inşa edilebilir olmasında ki büyük potansiyeldir.

Bir sanat eserini anlamak yerine hissetmek bir romanı okurken yazarla aynı yollardan geçmek aynı hafızayı teneffüs etmek asıl önemli olan şeydir. Sırlarla dolu bir dünya gibi görünüyorken sanatın kusursuzda değil kusurla güzellik yaratmakta olduğuna inanıyorum. Eğer kusursuzluk sanat olsaydı tüm robotlar sanatçı olurdu. Gerçek insan doğası bu var olan kusurları en iyi şekilde kullanmayı bazen rahatsız edici bile olsa estetiği bozulmuş bir güzellik oluşturabilir. Bizim sanata olan saygımız, bu kusurların olduğunu bilmemizden gelir. Sanat tekrar değildir farklıdır. Sizi en çok şaşırtan sanat eserleri en kusursuz en güzel olanları değildir. İnsanı en çok şaşırtan ve hayran bırakan sanat eserleri baktığı zaman gördüğü kusurların daha önce görmediği bir şekilde bir araya gelip oluşturduğu estetiğe duyduğu hayranlıktır.

Estetik

Sanatla ilgili en temel soru gerçek estetik nedir? Bu felsefenin bile ilk sorularından birine cevap olabilecek yeni bir dünya yaratmak için sorulmuştur. Estetik olanı tanımlamak için birçok  farklı ve öznel yanıt yaratılabilir ama verilen tüm cevapların benim zihnimde oluşturduğu en temel ortak özellik yaratıcılık. Sanatı yaratanlar aslında geçmişten günümüze estetiği para için oluşturmuşlardır. Bazı usta sanatçılar adları duyulmadığından belki bundan mahrum kalmışlardır. Geçmişten günümüze sanatın en büyük ortak özelliği para edecek şekilde yaratılıyor olması. Buna kimi zaman eleştiride bulunup sanat sanat içindir algısıyla tamamen hisleri ve duyguları yansıtan bir sanat da var olmuştur. Sanatın en temel estetik sorunu yine bu sorunla var olur.

Sanat insanların beğenisi için mi yoksa tamamen anlam arayışının zihinsel tasviri sonucu mu üretilir? Bu soruya benim cevabım; en büyük sanatçıların hepsinin bir anlamda toplumda bile büyük bir popülariteye sahip olmalarının da kanıtı olabilecek bir sonuç. Beğeni, sanatı yüceltmez ama gerçek kılar. Beğenilmeyen sanat, alçalmaz ancak var olamaz. Sanatçı ile sanat eseri arasında ki en büyük kavga bu sorunsalı yaratan gerçektir.

 

Diğer felsefe yazılarımız; www.insancaakademi.com/category/arastirma-inceleme/felsefe/

 

Benzer içerikler için İnstagram sayfamızı ziyaret etmeyi unutmayın!

Muhammet Furkan Dolgun
İstanbul Üniversitesi Fizik bölümünde okuyan, okumayı, yazmayı ve felsefeyi seven bir gezgin.