Kadınlarda Doğum Sonrası (Postpartum) Depresyon

Doğum Sonrası (Postpartum) Sendromu

Hiç düşündünüz mü, lohusalık döneminde neden bebekle anneyi yalnız bırakmazlar? Ya da lohusalık döneminde anneler neden normalden daha hassas olur? Sizlere yaklaşık bir ay önce haberlere çıkan bir olaydan bahsetmek istiyorum. Yozgat’ta bebeğine zarar verdiği gerekçesiyle lohusalık döneminde olan bir anne hakkında adli soruşturma başlatıldı. Bizler ise bu yazımızda sizlerle bu olayın psikolojik yanını ve Postpartum Sendromunu inceleyeceğiz.

Kadınlarda özellikle hamilelik döneminde önemli iki hormon vardır. Bunlar: östrojen ve progesteron hormonlarıdır. Hamilelik sürecinde bu hormonların işlevini kısaca özetleyecek olursak; progesteron hormonu kadınların bu süreçte olaylara ve durumlara olumlu yönden bakmasını sağlarken östrojen hormonu ise kadınların bu süreci sorgulamasına ve daha karamsar bir gözle bakmasına sebep olmaktadır. Kadınların endişe düzeyini arttırır. Örneğin hamilelik sürecinde olan kilo problemi için progesteron hormonu olumlu yönden düşünmemizi sağlamaktadır. Bu hormon anneyi “Bebek için yiyorum çünkü benim bebeğim buna değer.” diye düşündürürken östrojen hormonu ise “Kilo aldım artık bedenim güzel değil.” şeklinde düşündürmektedir.

Doğumdan sonra ise progesteron hormonu azalmakta ve östrojen hormonun salgılanımı artmaktadır. Bu, annenin ruh hali durumunu etkilemektedir. Ayrıca annenin kendini daha mutlu hissetmesi için ise oksitosin hormonu salgılanmaktadır. Oksitosin bildiğiniz üzere bireyde salgılandığında bireyi pozitif ruh haline sokan bir hormondur. Lohusalık döneminde ise oksitosin bebek anneyi emdikçe salgılanmaktadır. Bu yüzden meme reddi yaşayan annelerde olumsuz ruh hali durumu görülmesi çok olağandır.

Postpartum Nedir?

Doğumdan sonra anneler, içinde bulundukları duyguları çok daha yoğun yaşamaya meyillidirler. Annenin bebeğin dünyaya gelmesi ile yaşadığı mutluluk, heyecan ve aynı zamanda stres; özellikle yeni annelerde oluşan “Annelik nasıl olur?” kaygısı, doğum sonrasında oluşan bedensel bozulmalar ile birlikte kendini çirkin ve yetersiz hissetme gibi duyguları yaşamaları çok doğaldır. Her anne bu duyguları farklı bir seviyede ve farklı bir şekilde hissederek lohusalık döneminden geçmektedir. Bazı anneler ise bu süreci çok daha ağır bir şekilde geçirmektedir. Bu süreci ağır bir şekilde geçiren annelerde bazen kendine ve bebeğe zarar verme düşünceleri görülebilmektedir. Bu duruma ise Postpartum Sendromu adı verilir. Geçmiş dönemlerde yaşayan insanların sıklıkla dile getirdiği gibi, lohusalık döneminde olan anneyi, bebekle çok fazla yalnız bırakmamaya çalışması da bu sebepten kaynaklanmaktadır.

Pospartum Sendromu’nun Belirtileri Nelerdir?

  • Depresif ruh hali durumu
  • Aşırı yorgun hissetme
  • Öfke patlamaları
  • Ağlama krizleri
  • Umutsuz hissetme
  • Çevreden uzaklaşarak kendini izole etme
  • Kendini suçlama
  • Cinsel istekte azalma
  • Bebeğe olan yaklaşımının olumsuz olması ve bebekle olan bağın az olması
  • Az veya çok yeme
  • Uyku problemleri
  • Şiddete eğimli olma durumu
  • Kendine veya başkalarına, özelikle bebeğe zarar verme düşüncesi

(Yukarıda bulunan semptomları yaşadığını düşünen annelerin psikolojik destek alması tavsiye edilir.)

Bu bahsettiğimiz sendrom aslında her 10 kadından 1’inde görülmektedir. Güncel hayatımızda karşılaşma ihtimalimizin yüksek olduğu bir durumdur. Yukarıda bahsettiğimiz yakın zamanda haberlere çıkan olayı örnek verecek olursak: Yozgat’ın çandır ilçesinde yaşayan yeni doğum yapmış lohusalık döneminde olan anne, kendisinin olumsuz ruh hali belirtileri için psikolojik destek alsaydı veya çevresi tarafından bir uzmana yönlendirilseydi belki de halkın deyimi ile “cinnet” geçirip çocuğuna zarar vermeyecekti. Ayrıca belirtmeliyiz ki bu doğum sonrası depresyona sahip olan annelerin bu durum için kendilerini suçlamaması büyük önem taşımaktadır. Anne yakınındaki bireylerin anneye destek olması ve yalnız olmadığını hissettirmesi gerekmektedir. Bu konuda herkesin bilinçli ve farkındalık sahibi olması çok kıymetlidir. Hepimize bilinçli ve farkındalık sahibi olduğumuz günler dileyerek yazımı burada sonlandırmaktayım.

 

Benzer içerikler için YouTube ve İnstagram adresimizi ziyaret edebilirsiniz.